Madde kullanım bozukluklan, yaşamın birçok alanında, doğrudan ya da
dolaylı olarak, birtakım istenmedik sonuçlar doğmasına katkıda bulunurlar.
Genel sağlık durumu ve ruh sağlığı ile ilgili, işyerinde ya da okulda," aile
içinde ve kişilerarası ilişkilerde, ayrıca yasal ve parasal birtakım sorunlara
yol açarlar. Bu sorunlar, çok önemsiz ya da oldukça önemsiz birtakım sorunlar
da olabilir; çok önemli, hatta yaşamsal sorunlar da olabilir. Kimi etkileri
örtük olabilir, ancak zamanla kendini gösterebilir. Madde kullanım
bozukluklannın yol açtığı başlıca sorunlar aşağıda sıralanmıştır:
Genel sağlık durumu: Kazalar;
yaralanmalar; kötü beslenme; kilo alma ya da verme; özbakımın bozulması; diş
bakımını yapmama; kalp, akciğer, karaciğer, böbrek hastalıklan olasılığının
artması; ağız ve yutak kanserleri; gastrit; ödem; kan basıncı yüksekliği;
cinsel işlev bozukluklan; aybaşı döngüsü, gebelik ya da doğum sorunlan; cinsel
yolla bulaşan has- talıklann ve AIDS hastalığı bulaşma olasılığı; erken ölüm.
Ruh sağlığı: Kaygı, bunaltı, daralma;
panik ataklan; çökkünlük; duygusal durum dalgalanmalan; psikoz (sannlar ve/ya
da varsanılarla giden, gerçeği değerlendirme bozukluğu, uslamlama [akıl
yürütme, muhakeme] bozukluğu durumlan); öfke duyma ya da öfke patlamalan;
kendini öldürme düşünceleri ve girişimleri; öngörülemeyen davranış ve
tutumlar; saldırganlık; kaba güç kullanma; kendine zarar verme; utanma ve
suçluluk duygulan, kendini kınama; düşük benlik saygısı.
Işyeri/okul: Başan gösterememe; işine ya
da okula gidememe; işini yitirme ya da okuldan atılma; güvenilir olmama ve
verimliliğin azalması; ilgisini yitirme; edindiği konumu yitirme; fırsatlan
kaçırma.
Aile: Aile ilişkilerinin bozulması; aile içinde
çatışmalann doğması; aynlma ya da boşanmayla sonuçlanan ilişki bozukluğu;
aileye duygusal yük getirme (öfke, incinme, güvensizlik, kaygı, korku, üzüntü,
çökkünlük); iletişim bozukluğu; çocuklannda madde kullanım bozukluklannın
ortaya çıkması.
Kişilerarası ilişkiler:
Arkadaşlarından uzaklaşma; arkadaşlıklarını yitirme; kişilerarası
çatışmalar doğması ve doyumsuzlukların yaşanması; birbirine güvenin ve saygının
ortadan kalkması.
Eğlenme ve dinlenme uğraşları: Eğlence
uğraşlanndan, boş zaman etkinliklerinden, dinlendirici uğraşlardan uzaklaşma.
Yasal: Tutuklanma; yargılanma; ceza
alma; koşullu bırakılma; kısıtlanma.
Parasal: Gelirini yitirme; aşırı
borçlanma; parasal yükümlülüklerini yerine getirememe; geleceğini umursamama;
yiyecek ve barınma gibi temel gereksinimleri karşılayacak parasal gücünün
kalmaması; bütün parasal kaynaklarını tüketme; parasını yönetememe.
Michigan Alkolizm Tarama Ölçeri (MATÖ)
1.
Normal bir içici olduğunuzu mu düşünüyorsunuz?
Evet Hayır (2)
2.
İçki içtiğiniz bir akşamın ertesi sabahı, önceki
akşam yaşadıklarınızın bir bölümünü anımsayamadığınız oldu mu?
Hayır Evet (2)
3.
Ailenizden birinin (eşiniz, anababanız vb.) içki
içmenizden ötürü üzüntü duyduğu ya da yakındığı oluyor mu?
Hayır Evet (1)
4.
Bir-iki ölçü içkiden sonra, büyük bir savaş
vermeden içki içmeyi bırakabiliyor musunuz?
Evet Hayır (2)
5.
İçki içmenizden ötürü kendinizi kötü
hissettiğiniz oluyor mu?
Hayır Evet (1)
6.
Arkadaşlannız ya da akrabalarınız normal bir
içici olduğunuzu düşünüyorlar mı?
Evet Hayır (1)
7.
Ne zaman isteseniz içki içmeyi bırakabilir
misiniz?
Evet Hayır (2)
8.
Adsız Alkolikler (AA) toplantısına hiç
katıldınız mı?
Hayır Evet (5)
9.
İçtiğinizde kavgaya karıştığınız oldu mu?
Hayır Evet (1)
10.
İçki içmenizin, eşinizle ilişkinizde sorun
yarattığı oldu mu?
Hayır Evet (2)
11.
Eşinizin (ya da ailenizden birinin), içki
içmenizden ötürü birinden yardım almak istediği oldu mu?
Hayır Evet (2)
12.
İçki içmenizden ötürü arkadaşlannızı ya da
sevgililerinizi yitirdiğiniz oldu mu?
Hayır Evet (2)
13.
İçki içmenizden ötürü işyerinde sorun
yaşadığınız oldu mu?
Hayır Evet (2)
14.
İçki içmenizden ötürü işinizi yitirdiğiniz oldu
mu?
Hayır Evet (2)
15.
İçki içmenizden ötürü ard arda iki gün, birtakım
sorumluluklannızı yerine getiremediğiniz, ailenize ya da işinize gereken ilgiyi
gösteremediğiniz oldu mu?
Hayır Evet (2)
16.
Öğleden önce içki içtiğiniz oldu mu?
Hayır Evet (1)
17.
Bir karaciğer sorununuz olduğu size hiç söylendi
mi?
Hayır Evet (2)
18.
Çok içki içtikten sonra titrediğiniz,
sarsıldığınız ya da olmadık sesler
duyduğunuz
ya da görüntüler gördüğünüz oldu mu?
Hayır Evet (2)
19.
İçki içmekten ötürü yardım almak üzere birine
başvurduğunuz oldu mu?
Hayır Evet (5)
20.
İçki içmekten ötürü bir hastaneye hiç yatmldınız
mı?
Hayır Evet (5)
21.
Bir psikiyatri hastanesinde, AMATEM’de ya da
genel bir hastanenin psikiyatri bölümünde yattınız mı?
Hayır Evet (2)
22.
Ruhsal bir sorununuzdan ötürü bir psikiyatriste gittiniz
mi?
Hayır Evet (2)
23.
Sarhoşluk sırasında yaptıklannızdan ötürü,
birkaç saat için bile olsa, tutuklandığınız oldu mu? (sarhoşken araba kullanmak
dışında)
Hayır Evet (2)
24.
Sarhoşken araba kullanmak ya da içki içtikten
sonra araba kullanmak yüzünden tutuklandığınız oldu mu?
Hayır Evet (2)
Bu ölçekten 5 ya da daha yüksek bir değer elde edilmesi, içki içme
konusunda
kaygılanılması gerektiğini gösterir.
ikinci ölçek, kişinin alkole olan bağımlılığını değerlendiren bir
ölçektir. Burada “bağımlılık” kavramı, fizik (bedensel) bağımlılığa karşılık
gelmemektedir. Alkol bağımlılığı, kişinin yaşamının içki içmek üzerine odaklandığı
ve içki içmeye dayandığı bir yaşam biçimini gösterir.
Alkol Bağımlılığı Ölçeği
(ABÖ)
1.
En son içki içtiğinizde ne denli içtiniz?
İyi hissedecek denli (0) Sarhoş olacak denli (1) Bayılacak denli
(2)
2.
Pazar ya da pazartesi sabahları, akşamdan kalma
olduğunuz sık sık oluyor mu?
Hayır (0) Evet
(1)
3.
Ayıldıkça bir sarsılma yaşadığınız oldu mu
(ellerinizde titreme, içinizde bir sarsıntı gibi)?
Hayır (0) Kimi zaman (1) Neredeyse her
içtiğimde (2)
4.
İçki içmenizden ötürü bedensel bir rahatsızlık
(kusma, mide krampı gibi) yaşadığınız oluyor mu?
Hayır (0) Kimi zaman (1) Neredeyse her
içtiğimde (2)
5.
Deliryum tremens durumu, diğer bir deyişle,
orada olmayan şeyleri gördüğünüz, hissettiğiniz ya da duyduğunuz, gergin,
huzursuz bir kışkırmışlık durumu yaşadığınız oldu mu?
Hayır (0) Bir kez (1) Birçok
kez (2)
6.
İçki içtiğinizde tökezlediğiniz, sendelediğiniz
ya da zikzak yaparak yürüdüğünüz olur mu?
Hayır (0) Kimi zaman (1) Sıklıkla (2)
7.
İçki içmeniz sonucu sıcak basar ve terler
misiniz (ateşli olmak gibi)?
Hayır (0) Bir kez (1) Birçok
kez (2)
8.
İçki içmeniz sonucu, orada olmayan nesneleri
gördüğünüz oldu mu?
Hayır (0) Bir kez (1) Birçok
kez (2)
9.
Gereksindiğinizde içemeyecek olmaktan ötürü bir
panik duygusuna kapılır mısınız?
Hayır (0) Evet
(1)
10.
İçki içmeniz sonucu bilinç kararması (bayılmamış
olmanıza karşın bellek boşluklan yaşama) dönemleri yaşadığınız oldu mu?
Hayır Kimi zaman Sıklıkla
Neredeyse her içtiğimde
(0) (1) (2) (3)
11.
Yanınızda şişe taşır ya da yakınınızda bir şişe
bulundurur musunuz?
Hayır (0) Kimi zaman (1) Çoğu zaman (2)
12.
Tam yoksunluk (içki içmeme) döneminizin, yeniden
çok içerek sonlandığı olur mu?
Hayır (0) Kimi zaman (1) Neredeyse her
zaman (2)
13.
Son 12 ay içinde, içki içmekten ötürü
kendinizden geçerek, bayıldığınız oldu mu?
Hayır (0) Bir kez (1) Birden
çok kez (2)
14.
Bir içki içme döneminin ardından bir katılma
(sara nöbeti) geçirdiğiniz oldu mu?
Hayır (0) Bir kez (1) Birçok
kez (2)
15.
Bütün bir gün boyu içki içer misiniz?
Hayır (0) Evet
(1)
16.
Çok içki içtikten sonra düşüncelerinizin bulanıklaştığı
ya da açık seçik olmadığı oldu mu?
Hayır Evet, ama birkaç saat Evet, bir-iki gün Evet,
birçok gün
(0) (1) (2) (3)
17.
İçki içmeniz sonucu kalbinizin hızlı hızlı
atmaya başladığını hissettiniz mi?
Hayır (0) Bir kez (1) Birçok
kez (2)
18.
Neredeyse sürekli olarak içki içmeyi ya da alkol
almayı düşünür müsünüz?
Hayır (0) Evet
(1)
19.
İçki içmeniz sonucu orada olmayan “nesneler”i
duyduğunuz oldu mu?
Hayır (0) Bir kez (1) Birçok
kez (2)
20.
İçerken acayip ve korkutucu duyumlar yaşadığınız
oldu mu?
Hayır (0) Bir ya da
iki kez (1) Sıklıkla
(2)
21.
İçki içmeniz sonucu, üzerinizde birtakım şeyler
(böcek, örümcek
gibi) yürüyormuş ya da sürünüyormuş gibi
hissettiğiniz oldu mu? Hayır
(0) Bir kez (1) Birçok kez (2)
22.
Bilinç kararmalanyla (bellek yitimi ile) ilgili
olarak:
Hiç
bellek Bir saatten daha Birkaç saat Bir gün ya da
yitimi
olmadı kısa süren bellek süren bellek daha uzun süren
yitimleri oldu yitimleri oldu bellek yitimleri oldu
(0) (1) (2) (3)
23.
İçki içmeyi bırakmak istediğiniz, ancak
başaramadığınız oldu mu?
Hayır (0) Evet (1)
24.
İçkinizi bir yudumda (hızla) mı içersiniz?
Hayır (0) Evet
(1)
25.
Bir-iki ölçü içki içtikten sonra genellikle
durabilir misiniz?
Hayır (0) Evet
(1)
Alkol Bağımlılığı Ölçeği, ne derecede bir
alkol bağımlılığı geliştirildiğini gösterir. Alkol alma sorunlan için tedavi
olan insanlann çoğu bu ölçekte 20’nin üzerinde bir değer alır. Ölçek şöyle
yorumlanır:
Değer Aralığı
1-13
14-21
22-30
31-47
|
Düşük düzeyde alkol bağımlılığı Orta derecede alkol bağımlılığı Önemli
düzeyde alkol bağımlılığı Ağır düzeyde alkol bağımlılığı
Yukarıdaki iki ölçekte
ahnanan değerlere göre nasıl bir yol izleneceğine ilişkin öneriler
aşağıdadır:
|
Bu kişiler, çok az
sorun yaşayarak ya da hiç sorun yaşamayarak daha ölçülü içmeyi
başarabilirler.
Bu kişilerin sorunsuz
içme ya da tam olarak bırakma olasılıklan birbirine yakındır.
Genelde, tam bırakması
gereken kişilerdir. Ancak % 8’inin ölçülü içmeyi başarabildiği
görülmüştür. Çok büyük çoğunluğu, ancak tümüyle bırakarak içki içme
sorununun önüne geçebilmiştir.
Bu kişiler, ancak
tümüyle bırakarak, içki içme sorunlannın önüne geçebilirler.
Bu değerler içinde
kalan kimse, ölçülü içerek, içki sorununun önüne geçebilmiş değildir.
|
|
Düşük
|
Yüksek
|
0-14 Bu kişiler, çok az
sorun yaşayarak ya da
hiç sorun yaşamayarak daha ölçülü içmeyi
başarabilirler.
15-20 Bu kişilerin sorunsuz
içme ya da tam
olarak bırakma olasılıklan birbirine yakındır.
21-27 Genelde tam bırakması
gereken kişilerdir.
Ancak beşte birinin ölçülü içmeyi başarabildiği
görülmüştür. Beşte dördü, ancak tümüyle bırakarak içki içme sorununun
önüne geçebilmiştir.
28 ve üstü Bu kişiler, ancak
tümüyle bırakarak, içki içme sorunlarının önüne geçebilirler.
Bu değerler içinde kalan kimse, ölçülü içerek,
içki sorununun önüne geçebilmiş değildir.
|
Çok yüksek
|
Orta düzey
|
Yukarıdaki bilgiler göz önünde bulundurularak bir karar verilmesi gerekir,
çünkü kimileri ancak ölçülü içmeye başlayarak, kimileri ise ancak tam olarak
bırakarak, içki içme sorununun önüne geçebilir.
Kimi insanlar sürekli içicidirler. Neredeyse her gün, benzer ölçülerde
alkol tüketirler. Denetimleri dışında içiyormuş gibi değildirler. Yalnızca
içtikleri ölçü aşırıdır. Diğer birtakım insanlar ise zaman zaman aşın içki
içerler. Kısa bir zaman içinde aşın alkol tüketirler. Ara zamanlarda da ölçülü
içiyor ya da hiç içmiyor olabilirler. Bir kesimi ise, her gün çok içmesinin
yanı sıra zaman zaman çok daha aşın ölçülerde alkol tüketir.
İnsanlar alışkanlık geliştirmeye yatkındırlar. Düşünmeksizin, belirli
bir biçimde kendiliğinden davranma örüntüsü geliştirmeye eğilim gösterirler.
Aşın ölçülerde alkol tüketme davranışı da, üzerinde çok düşünmeden yapılan bir
davranış, bir alışkanlık olabilir. Dolayısıyla yapılması gereken, yerleşik bu
alışkanlığı değiştirmek, yerine ölçülü içme davranışı örüntü- sünü, diğer bir
deyişle ölçülü içme alışkanlığını yerleştirmektir. Böyle bir geçiş yapmanın
yolu, öncelikle yerleşik alışkanlığı bırakmaktan geçer.
Ölçülü içmeye başlamak için önce bir süre hiç alkol alınmaması
gerekir. Bunun için, iki hafta gibi bir süre için hiç alkol alınmaması
önerilir. Bunun birçok nedeni vardır. Bu süre, kişinin yerleşik alışkanlığını
bırakmasını ve yeni bir başlangıç yapmasını, alkole fizik bağımlılık
geliştirmediğini görmesini, bir süre için alkolsüz yapabileceğini anlamasını,
alkolsüz bir yaşamda ilişkilerinin nasıl olduğunu, dolayısıyla alkolle nasıl
bir ilişki kurduğunu kavramasını ve tam olarak bırakma üzerinde düşünmesini
sağlar.
Burada çok önemli bir adım, açık bir amaç belirleyerek, içki içme tutumunda
bir değişiklik yapmayı zihinde tasarlamak, bu konuda niyetlenmektir.
Dolayısıyla keskin birtakım sınırlar çizmek gerekir. Bu sınırların neler
olacağı büyük ölçüde kişinin kendisine kalmıştır.
Önce, bir ölçü içkiden ne anlaşılması gerektiği açıklığa kavuşturulmalıdır.
Bütün alkollü içecekler, etanol ya da etil alkol olarak bilinen alkol türünü
içlerinde banndınrlar. Dolayısıyla bütün içkiler belirli bir ölçü birimine
dönüştürülebilirler.
Bir ölçü içki, 15 mİ katışıksız etil alkol içeren içkiye karşılık
gelir. İçinde 15 mİ alkol bulunan içki türleri için örnekler şunlardır:
•
355 mİ bira (yaklaşık bir teneke) (% 4,5
oranında alkol içeren);
•
118 mİ (yaklaşık 1/3 oranında küçük şişe) sofra
şarabı (% 12 oranında alkol içeren);
•
74 mİ, alkol oranı artınlmış şarap, şeri, port,
konyak ya da brendi (% 20 oranında alkol içeren);
•
37 mİ, 80 alkol derecesinde damıtık içkiler (%
40 oranında alkol içeren);
•
30 mİ rakı ve 100 alkol derecesinde damıtık
içkiler (% 50 oranında alkol içeren).
Bilim kurullannca önerilen ölçüler, kadınlar için ortalama günde bir
ölçü içki ve bunun altı (haftada yedi içki), erkekler içinse günde iki ölçü
içki ve bunun altıdır (haftada on dört içkidir). Bu sınırlar içinde içki
içenlerin ölüm oranlarının, hiç içmeyenlere göre daha yüksek olmadığı ya da
daha altında olduğu gösterilmiştir. Ancak bu sınırlann üzerine çıkılınca
birtakım sorunlar, hastalıklar ve ölüm oranlannda yükselmeler başlamaktadır. Diğer
önemli bir konu, her gün içki içilmemesi, arada hiç alkol alınmayan günlerin de
olması gerektiğidir.
Kadınlarla erkekler için belirlenen oranlann değişik olmasının
birtakım nedenleri vardır. Bu nedenlerden birincisi, erkeklerin vücut
yığınlannın (kütlelerinin) daha büyük olmasıdır, çünkü vücut yığını, alkolün
etkisini önemli ölçüde belirler. İkincisi, erkeklerin alkolü kan akımına
kanşmadan önce midelerinde daha hızlı yıkıma uğratmalandır. Bu nedenle, aynı
kiloda bir erkekle kadının, aynı ölçülerde içki içmesi durumunda, kadının kan
alkol düzeyi daha yüksek olur.
Kan dolaşımında bulunan alkol ölçüsüne
kanda alkol yoğunluğu adı verilir. Kanda alkol yoğunluğu, 100 mİ kanda bulunan
miligram (mg) olarak alkol ölçüsünü (% mg olarak kısaltılır) gösterir. Kanda
alkol yoğunluğu ondalık olarak da gösterilebilir (0.05 ya da 0.15 gibi). Bu değer,
% mg’ın 1000’e bölünmesiyle (noktanın üç kez sola kaydınlmasıyla) bulunur.
Kanda alkol yoğunluğu soluk (nefes) örneği
alınarak bulunabilir. Trafik polislerinin soluk verdirerek ölçüm yapmalannın
nedeni de budur. Belirli birtakım veriler göz önünde bulundurularak kanda alkol
yoğunluğu kestirilebilir.
Kandaki yoğunluğuna göre alkolün göstereceği etkiler de öngörülebilir.
•
Yüzde 20 mg dolaylannda birtakım etkileri
başlar. Yaklaşık bir ölçü içki içildikten sonra bu kan yoğunluğuna ulaşılır.
•
Yüzde 40 mg dolaylannda kişi gevşemeye başlar.
Böyle bir düzeyde, tepki gösterme zamanında ve ince devinsel becerilerde bozulma
başlar, dolayısıyla araba kullanma yetisi bozulur.
•
Yüzde 55 mg’ın üzerinde, belirgin olumsuz
etkiler ortaya çıkmaya başlar. Kişinin yargılaması, algılaması, öğrenmesi,
belleği, eşgüdüm becerileri, cinsel uyarılması, uyanıklığı ve kendini denetleyebilme
yetisi bozulmaya başlar. Kanda alkol yoğunluğu bu düzeyin üzerinde olunca,
bellek önemli ölçüde etkilendiği için, söz konusu alkol yoğunluğunun üzerine
çıkılınca yapılanlar anım- sanamayabilir.
•
Yüzde 60 mg dolaylannda yargılama bozulur. Kanda
alkol yoğunluktan bu düzeye erişen kişiler, neleri yapıp, neleri yapamayacakları
(araba kullanmak, yüzmek gibi) konusunda sağlıklı kararlar veremeyebilirler.
•
Yüzde 80 mg dolaylannda kas eşgüdümü ve araba
kullanma becerilerinde tam bir bozulma olur.
•
Yüzde 100 mg dolaylannda bellekte, tepki
gösterme süresinde ve davranışlann denetiminde ve eşgüdümünde belirgin bir
bozulma olur.
•
Yüzde 120 mg dolaylannda, kişi bu düzeye yavaş
bir biçimde ulaşmamışsa ya da alkole karşı bir dayanıklılık (tolerans) geliştirmemişse,
genellikle kusma ortaya çıkar. Bu durum vücudun ilk savunmasıdır.
•
Yüzde 150 mg’a ulaşılınca denge bozulur ve düz
bir çizgi üzerinde yürümekte güçlük çekilir.
•
Yüzde 200 mg dolaylarında bilinç kararması olur
ve kişi kanda alkol yoğunluğunun bu düzeyde olduğu sırada yaptıklarını anım-
sayamaz. Gençlerde bu düzey öldürücü olabilir.
•
Yüzde 300 mg’a ulaşılınca kişi bilincini
yitirir.
•
Yüzde 450 mg ölümcül bir düzeydir ve kalp
atışları ve soluk alıp verme durur.
Ancak insanlar arasında bireysel aynmlar da olabileceği unutulmamalıdır.
İnsanlar, sürekli içki içerek dayanışıklarını artırabilirler. Dayanıklılık
geliştirmek demek, benzer kan düzeylerinde, başka insanlarda ortaya çıkan
etkilerin ortaya çıkmaması demektir. Bunun bir tür bağışıklık olduğunu düşünen
ve daha çok alkole dayanabildiğini ya da daha çok alkolü kaldırabildiğini
düşünen insanlar vardır. Oysa tersi doğrudur. Çünkü bu insanlar, alkolün
kötücül etkilerini görürken, vücutları kendilerini korumaya geçmemektedir.
İnsanın kanda alkol yoğunluğu dört etkene göre belirlenir:
•
Ne denli içtiği,
•
hangi hızda içtiği,
•
kadın ya da erkek olduğu ve
•
vücut ağırlığı.
Kanda alkol yoğunluğunu belirleyen diğer birtakım etkenler daha vardır.
Bunlar, yaş, aybaşı (adet) döngüsü ve midede bulunan yiyeceğin ölçüsü gibi
etkenlerdir; ancak öncelikle göz önünde bulundurulması gereken etkenler
yukarıda sayılan etkenlerdir.
Bölüm sonunda yer alan çizelgeye bakarak,
istenen kanda alkol yoğunluğu % mg’ı belirlenebilir. Böylece istenen
sınırlarda kalınmak üzere içilebilecek en yüksek sayıda içki ölçüsü
bulunabilir:
1 saatlik
bir içme süresince içki ölçüsü
2 saatlik
bir içme süresince içki ölçüsü
3 saatlik
bir içme süresince içki ölçüsü
4
saatlik
bir içme süresince içki ölçüsü
5
saatlik
bir içme süresince içki ölçüsü
Bu çizelgeler, kadınlar ve erkekler için yaklaşık kanda alkol
yoğunluğunu veren çizelgelerdir. İnsanlar birbirlerinden değişiktirler ve bu
çizelgeler herkes için tam doğru olmayabilir. Ayrıca, yukanda sözü edildiği
gibi, ne denli yemek yenmiş olduğu, kadınlar için aybaşı döngüsünün hangi aşamasında
olunduğu, içinde bulunulan duygusal durum, karaciğer sağlığı ve kalıtsal yapı
gibi etkenler de önem taşır. Ancak bu çizelgeler yine de yol gösterici
çizelgelerdir.
Burada önemli bir gerçek daha vardır. Belirli bir kan alkol düzeyinde
kalmak üzere bir saatte tüketilecek içkinin ölçüsü, geçen her saatle birlikte
azalır. Bir saat içinde iki içki içilebilmesi demek, iki saat içinde dört içki
içi- lebilmesi anlamına gelmez. Kan alkol yoğunluğunun en yüksek düzeyine
v
ulaşıldıktan
sonra orada kalınabilmesi için, genelde saatte bir ölçü içkiden daha azının
içilmesi gerekir. Çünkü karaciğer, her saatte, belirli bir ölçüde alkolü yıkıma
uğratabilir, dolayısıyla kanda alkol birikmeye başlar.
İçki içme tutumunu doğru yönetebilmenin ilk koşulu kendi sınırlarını
belirlemektir.- İçki içilecek günlerde, içilebilecek üst sınırın belirlenmesi
büyük önem taşır.
Düzenli uyulacak
sınır: Günde içki.
Özel durumlarda üzerine çıkılmayacak kan alkol yoğunluğu da belirlenmelidir.
Özel durumlar için
kan alkol yoğunluğu düzeyi: % mg.
Kan alkol yoğunluğu çizelgesi kullanılarak, bu sınırda kalmak üzere,
her saat içinde ne denli